Michael Hunter, annesinin ona babasının polisler tarafından vurularak öldürüldüğünü söylediğinde yürek burkan anılarını hala hatırlıyor. Bu yüzden George Floyd’un polisler tarafından öldürülmesi sonucu o zamanları tekrar hatırladı.
“Babam da polis tarafından öldürüldü. Bu konuda gerçekten konuşmamaya çalışıyorum. Ne zaman böyle şeyler görsem, siyahlar bu şekilde ölüyor, bu acı verici. Kim olduğu önemli değil, hala acıtıyor. İki günde bir insan kaybediyoruz ve bunu durdurmak için bir şeyler yapılması gerekiyor.”
Hunter‘ın babası Mike, oliver McCall ve Dwight Muhammad Qawi’ye karşı dünya şampiyonu olmadan önce zaferler kazanan yetenekli bir ağır siklet boksördü. Onun eşsiz bir stili vardı ve yetenekleriyle her zaman zor bir rakip oldu.
Hunter Sr, boksa profesyonel olarak başlamadan önce silahlı soygundan hapis yatmış ve uyuşturucu sorunlarıyla mücadele etmişti.
2006’da, son maçından tam 10 yıl sonra Mike Hunter, Los Angeles’ta bir otelin çatısında uyuşturucu operasyonu sonucunda iki polisle kavga ettiği için vurularak öldürüldü.
Görgü tanığı yoktu ama Los Angeles Polis Departmanı Hunter’ın memurlardan birine sebepsiz bir şekilde hamle yaptığı ve daha sonra sahte olduğu belirlenen silahı ateşlediğini söyledi.
Babasının hayatını kaybetmesi Hunter için hala zor. “Babam öldükten sonra hiçbir şey olmadı. Kimse bakmadı ve kimse sorumlu tutulmadı. Mahkeme yoktu, hayat devam ediyordu ama bizim için yaşam artık karmakarışıktı.”
“Annemin telefonu aldığını ve ağladığını hatırlıyorum. Bize söylemek zorunda değildi. Bunu yapmak zorunda olduğumu hayal bile edemiyorum. Kardeşim ve ben o zamanlar sadece gençtik. Hayatımızın dönüm noktasıydı.”
“Tüm bu sorunlar cehalet ve yanlış anlama yüzünden. Yanlış anlayanları ve cahil olanları eğitmeliyiz.”
Babasının ölümünün üzerinden 14 yıl geçti ve bu süre zarfında Hunter Olimpiyatlarda yarıştı, dünya şampiyonluğu için mücadele etti ve şu anda ağır sıklette boksör olarak babasının izinden gidiyor.
Bu noktaya gelen Hunter şöyle diyor: Özellikle amatörde ve eyaletimden çıkmak için çok fazla ırkçılıkla uğraşmak zorunda kaldım.
“Her zaman beyaz meslektaşımdan üç kat daha iyi olmak zorundaydım ve bahse girerim her siyah adam böyle hisseder.”
Sporda müzikte sinemada dünyaya ABD yi tanıtan siyahilerdir ama en çok ezilenler yine siyahiler biseyler degismeli ama sanmam